Işık ve gölgenin cesur kullanımıyla oluşturduğu fotoğraflarda Macar kültürünü yansıtan Erno Vadas, kendine özgü bir dil yaratarak geleneksel yapıdan modernizme giden yolun kapılarını araladı.
1936 yılında yaşanan zor atmosfer eşliğinde fotoğrafçılık yapan Erno Vadas, Macaristan’ın sağcı hükumeti tarafından yasaklandı. Kendine ayrı bir dünya yaratmak isteyen Vadas, başka diyarlara göç etmeye kalkışsa da yakalandığı bir sınırda toplama kampına gönderildi. Şans eseri toplama kampından sağ kurtulan fotoğrafçı, 1945 yılında ülkesi Macaristan’a geri döndü ve aradığı ruhu köklerinde buldu.
Erno Vadas’ın fotoğraflarında manzaralar, çiftçiler, çobanlar, hasatlar ve endüstriyel temalar hakimdir. Dikkatlice oluşturulmuş kompozisyonlar, keskin ışık ve gölgenin etkisiyle daha etkileyici bir hal alır. Onun fotoğrafları ıssız bozkırlar içerisinde kültürünü yaşatmaya çalışan Macaristan’ın sesidir.
Yazı: Sevil Ateş