20. yüzyılın en büyük foto muhabirlerinden biri olarak anılan fotoğrafçı Henri Dauman, 90 yaşında hayatını kaybetti.
Blind Magazine’e göre, fotoğrafçı ve Holokost’tan sağ kurtulan Dauman, 13 Eylül’de New York’ta öldü.
Fotoğrafçı olarak kariyeri boyunca, aralarında John ve Jacqueline Kennedy, Andy Warhol, Elvis Presley, Elizabeth Taylor, Muhammad Ali ve Andy Warhol’un da bulunduğu 1960’ların en büyük kültürel ikonlarından bazılarını fotoğrafladı.
Dauman, 1933’te Paris, Fransa’da doğdu ve fotoğrafçı olmadan önce hayatının ilk yıllarında birçok trajediye katlandı.
Babası Naziler tarafından Auschwitz toplama kampına gönderildiğinde yalnızca dokuz yaşındaydı ve aynı yıl orada öldü.
Dauman ve annesi kaçtı ve birkaç yıl boyunca Limay’da birbirlerinden ayrı farklı ailelerle birlikte saklandılar. Anne ve oğul, Kurtuluş’un ardından Paris’te yeniden bir araya geldiğinde, bu trajik bir şekilde kısa sürdü.
Dauman 14 yaşına geldiğinde annesi yanlışlıkla karaborsadan satın alınan zehirli bikarbonatı yuttu. Yetim kaldı.
Blind Magazine, Dauman’ın sonraki dört “kasvetli” yılını yetimhanede geçirdiğini ve sinemaya sığındığını bildirdi. Courbevoie’de bir fotoğraf stüdyosunda çırak oldu ve ardından Paris’te moda fotoğrafçısının asistanı oldu.
Ucuz, orta formatlı, çift lensli refleksli ilk kamerasını bu sıralarda satın aldı ve Paris sokak sahnelerini çekmeye başladı.
Dauman, 17 yaşındayken amcası tarafından New York’a davet edildi ve ona katılmak için Atlantik’i geçti.
The Times of Israel’e göre Dauman, New York’a geldikten sonra portföyünü oluşturmak için aralıksız çalıştı ve foto muhabirliğine aşık oldu. Dauman haberleri dinledi ve mükemmel kareyi yakalamak için doğru zamanda doğru yerde olmaya çalışarak etkinlikleri araştırdı.
20’li yaşlarının ortalarına gelindiğinde fotoğrafçının kararlılığı meyvesini verdi ve Dauman, Life dergisinde bir pozisyon kazandı. İlk öyküsünü Jean Seberg ile Fransız avukat François Maureuil’in Marshalltown, Iowa’daki evliliğini konu alan yayında yayınladı.
Kırk yıldan fazla bir süre boyunca New York Times , New York Magazine , Newsweek , Smithsonian ve Town & Country gibi diğer yayıncı ve dergilerle çalıştı. Dauman, sivil haklar mücadelelerinden Jacqueline Kennedy’nin kocasının tabutunun arkasına yürüdüğü ana kadar en önemli tarihi ve kültürel olayları kamerasıyla belgeledi.
Dauman’ın bir keresinde “Boynuma bir kamera taktığımda aslında hiçbir korkum yok” dediği bildirildi.
2018 yılında Dauman’ın hayatı , yapımcılığını fotoğrafçının torunu Nicole Suerez ve ortağı Peter Ones’ın yaptığı Looking Up adlı biyografik filme konu oldu.
