Josef Koudelka: Çekoslovakya dağılmadan 1938 yılında Moravia bölgesinde doğdu. Fotoğrafa meraklı bir fırıncı komşusu sayesinde tanıştığı fotoğrafçılık hayatının tek vazgeçilmezi oldu.
Gençlik yıllarında ailesine ait fotoğraf makinasıyla çevresini fotoğraflamaya başladı. 60’larda tiyatro çalışmalarını kaydetmek için aldığı makinasıyla tiyatro oyuncularını fotoğrafladı. Her daim ilgisini çeken çingene kültürünü mercek altına almak üzere çingene köylerine ve mahallelerine yaptığı gezilerde en önemli dizilerinden birisi olan “Çingeneler” ortaya çıktı. Bu seyahatin dönüşünde ülkesi Rus işgali altındaydı. Bir sonraki dizisi “İşgal” başlığı altında Çek halkının işgalcilere direniş karelerinden oluştu. Bu fotoğrafları ülkesinde yayınlayamayan sanatçı eserlerini ülke dışına kaçırdı.
Dünya basınında sanatçının ülkesinde baskı görmemesi için “Praglı Fotoğrafçı” takma adıyla yer alan fotoğraflarla Magnum’un ilgisini çekti. 70’lerde ülkesinden tekrar çingeneleri fotoğraflama amacıyla çıkan Koudelka’nın yurtsuz yaşamı da bu yıllarda başladı. 20 yıl sonra ancak dönebileceği ülkesinden ayrılarak İngiltere’den sığınma hakkı aldı. Bundan sonraki dönemini yersiz yurtsuz bir gezgin olarak yaşadı. Ömrünün önemli bir kısmını uyku tulumlarında, arabalarda geçirdi. Bu yüzden çekimlerini yaz aylarında yapmayı tercih eden sanatçı, kışları da bu fotoğrafları işlemekle geçirdi. Bu süreçte çektiği fotoğraflar “Sürgün” başlığı altında toplandı. 80’lerde panoramik makinayla daha çok peyzaj fotoğraflarına yöneldi.
Bu eserleri “Kaos” başlığı altında toplandı. 90’larda memleketine dönerek Prag’da bir ev alan sanatçı yurtsuzluğuna son verdi. İnsan yüzleri çekmekten vazgeçtiğini belirten sanatçı, 2008 yılındaki sergisi için geldiği Türkiye’de “Buradaki insanları fotoğraflamak isterim çünkü yüzlerinde yaşam var.” diyerek çingenelerimizi fotoğrafladı fakat eserlerini beğenmediği için yayınlamadı. Eserlerini hiçbir zaman para kazanmak için üretmedi. Hayatını, kazandığı ödüllerden ve 70’li yıllarda çalışmaya başladığı Magnum’un satın aldığı eserlerinden kazandığı paralarla mütevazı bir şekilde geçirdi.