Fotoğrafta kompozisyonun önemli belirleyici öğelerinden biri olan ritim ve uyum çektiğimiz konuyu daha da vurucu hale getirir.
Fotoğrafta ritim, herhangi bir objenin birden fazla aynı kompozisyon içinde tekrar etmesidir. Bu sıralı tekrar kullanımına fotoğrafta ritim diyoruz. Fotoğrafta kompozisyonun önemli belirleyici öğelerinden biri olan ritim fotoğraflarımızın enerjisini, duygusunu, dikkatini arttırdığı gibi çektiğimiz konuyu daha da vurucu hale getirir. Çektiğimiz fotoğrafta ritim olabilmesi için aynı objeden en az üç adet olması yeterlidir.
Bir kare içindeki kullandığımız obje ne kadar çok tekrar ederse ritim zenginliğimiz de o oranda artacaktır.
Fotoğrafınızda ritim oluştururken dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var.
Bunlardan biri mutlaka kısık diyafram değeri kullanarak maximum netliği sağlamanızdır. Ritim olan bir şeyi fotoğraflarken sıralı objelerden öndeki obje net arkadaki obje flu çıkarsa ritmi bozmuş olursunuz. Yani çektiğiniz fotoğrafın alan derinliği fazla olmalıdır.
Bu nedenle kısık diyafram kullanmanız gerekir, net alan derinliğini yakalamak önemlidir. Örneğin, sıralı ağaçlar fotoğraflıyorsunuz. En öndeki ağaç net, diğer ağaçlar flu ise fotoğrafta ritim duygusundan bahsedemeyiz. Diğer önemli nokta ise ritim duygusunu bozan başka bir objenin çekilen karede olmaması gerekir. Yani ritim dengesinden rol çalacak ikinci bir konu olmamalıdır. Mesela, sıralı ağaçları çekerken oradan bir arabanın geçmemesi gerekir.
Aksi taktirde fotoğrafın ritmi bozulacaktır.
Fotoğrafta Uyum Nedir?
Kadrajda bulunan ögelerin birbirlerini tamamlamalarına, anlam oluşumuna katkıda bulunmalarına uyum deriz. Bu uyum çoğu zaman hareket, biçim, renk ve ton değerleri olur. Benzer ögelerin yanyana kullanılması fotoğrafın gücünü arttırabilmektedir. Birbiriyle uyum içersinde olan ögeleri aynı kompozisyon içinde oluşturduğumuzda hiç şüphesiz fotoğrafımızın etkisi artacaktır. Uyumlu renkleri birbiriyle kullanmak, şekil olarak birbirini tamamlayan grafikler oluşturmak, hareket unsurunu gösterirken hareket ahengini yakalamış figürler bulmak fotoğrafta uyumu yakalamamız anlamına gelir.
Uyumdan bahsediyorken yeri gelmişken zıtlıktan da bahsedelim. Aynı karede yer alan figürlerin hem uyumlu hem de zıtlık içinde olmaları fotoğrafı daha vurucu yani dikkat çekici yapar.
Çoğu fotoğrafta uyum ve ritimi birarada kullanabilirsiniz. Örneğin aynı yöne doğru koşmakta olan sporcular, aynı yöne doğru yürüyen insanlar hem ritim hem de harekette uyumu sağlar.
Mimari fotoğraf çekerken de benzer formlar, biçimler arasında da uyumdan bahsedebiliriz.
Renk odaklı bir fotoğraf çekiyorsak birbiriyle uyumlu renkleri aynı karede yakalamayı başarırsak fotoğrafta uyumu yakalamış oluruz.
Kompozisyonunun bileşenleri doğru fotoğrafın oluşturulmasında rol alır.
Bu bileşenlerin bir araya gelmesiyle fotoğrafın anlamı güçlenir ve fotoğraf değer kazanır.
Yukardaki bahsettiğim ritim ve uyumun özelliklerini madde madde belirtelim.
-Ritim tekrarlama üzerine kuruludur. Görsel anlatımı güçlendirmek için başvurulan bir yoldur.
-Ritim gözün bir nesneden diğerine rahatlıkla kayabilmesidir. Eğer bu nesneler kadraj içersinde birbirinden kopuksa bağlantı zor kurulur.
-Bu tekrarlar renk, şekil, hareket, doku olabilir.
-Ritim kompozisyon düzen ve uyum sağlar.
-Ritim duygusunu yaratmak için nesnelerin yada figürlerin yerleştirilme biçimi önemlidir çünkü bu biçimler izleyicinin dikkatini çekmesini sağlar.
-Sıralı Ritim: Bu ritimde, objelerin düzenli sıralarla tekrar etmesiyle oluşan biçimlerin arka arkaya gelişidir. Biçim devamlı olarak tekrarlanır. Sıra tamamlanmazsa ritim zayıf olur ve etkisiz hale gelir.
– İlerleyen Ritim: Ritmi oluşturan yapının tekrarında belli bir düzen vardır. Bu ritim çeşitli nesnelerin renk, değer ve doku gibi özelliklerinde, şekillerin ölçülerinin değişmesiyle devam eder.
Bu ritim her an çevremizde görebileceğimiz bir ritim türüdür. Bir yapı dizisine belli bir açıdan baktığımızda gördüğümüz perspektif, bu tür değişikliğin yarattığı ritimi gösterir.
– Akıcı Ritim: Objelerin dalgalı bir çizgide düzenlenmesi ve tekrarlanması ile oluşur. Kompozisyona hareket etkisi katar.
Yazı: Özlem Dikel