Magnum Photos ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle hazırlanan “Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları – Olanlar Olmayanlar” sergisi, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 30 maddesinden ilham alan yaklaşık 90 fotoğrafı izleyiciyle buluşturuyor.

Bulgur Palas, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle dünyanın en saygın fotoğraf ajanslarından Magnum Photos ile İBB Miras ve İBB Kültür’ün işbirliğinde düzenlenen anlamlı bir sergiye ev sahipliği yapıyor.
Dünyaca ünlü fotoğraf ajansı Magnum Photos ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) kalıcı işbirliğinin ikinci sergisi “Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları-Olanlar Olmayanlar”, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde Bulgur Palas’ta ziyarete açıldı.
Küratörlüğünü Emin Özmen’in üstlendiği serginin açılışı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, İBB Kültür Varlıkları Dairesi Başkanı Oktay Özel, Magnum Photos Küresel Sergiler Direktörü Andrea Holzherr gibi isimlerin katılımıyla gerçekleşti.
Önde gelen 45 sanatçının yaklaşık 90 fotoğrafından oluşan sergi, insan hakları kavramının derin tarihini, bugünkü geçerliliğini ve gelecekteki önemini irdeliyor. “Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları-Olanlar Olmayanlar,” Tarihî Yarımada’nın kültür ve sanat odaklı yaşam alanı Bulgur Palas’ta 10 Haziran 2025 tarihine kadar pazartesi hariç her gün 10.00 – 19.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
Sergi, önde gelen uluslararası fotoğrafçıların dünyanın çeşitli ülkelerinde çektiği ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 30 maddesine atıfta bulunan yaklaşık 90 fotoğraftan oluşuyor.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 10 Aralık 1948’te kabul edilişinden buyana geçen yaklaşık 80 yıla odaklanan sergi, insan haklarının evrenselliği, korunması ve ihlallerine dair süregelen tartışmalara yeni bir perspektif sunuyor. “İnsan nedir ve ne haklara sahiptir?” sorusu II. Dünya Savaşı’ndan bu yana tartışılmasına ve imzalanan beyannameye rağmen 21. yüzyılın başında hâlâ devam eden soykırım, işkence ve baskılar gibi birçok olay, insan haklarını koruma konusundaki uluslararası çabaların başarısız olup olmadığı sorusunu gündeme getiriyor.
“Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları-Olanlar Olmayanlar” sergisi, beyannamenin her bir maddesini masaya yatıran fotoğraflarla “21. Yüzyılda İnsan Hakları” konusunu tartışmaya açıyor.
BULGUR PALAS HAKKINDA
Bolulu Habib Bey Konağı, bilinen adıyla Bulgur Palas, 20. yüzyıl İstanbul sivil mimarisini yansıtan önemli örneklerden biridir. Fatih’te, şehrin yedinci tepesi olarak tanımlanan Kocamustafapaşa Tepesi’nde bulunan görkemli yapı, dönemin Bolu Milletvekili Mehmet Habib Bey tarafından yaptırılmıştır. Konağın “Bulgur Palas” olarak anılmasının sebebi, tahıl ticaretiyle zenginleşen Bolulu Mehmet Habib Bey’in “Bulgur Kralı Habib Bey” adıyla ünlenmesidir. 1912 yılına tarihlenen konağın, İtalyan Mimar Giulio Mongeri’nin imzasını taşıdığı düşünülmektedir. Mimari özellikleri açısından Mimar Mongeri’nin de önemli temsilcileri arasında yer aldığı Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın başarılı bir örneğini sergilemektedir.
Konağın inşa sürecinde ekonomik açıdan büyük bir yükün altına giren Mehmet Habib Bey’in ödeyemediği borçları nedeniyle 1926 yılında Osmanlı Bankası’na devredilen yapı, uzun yıllar Osmanlı Bankası arşivi olarak kullanılmış, aynı zamanda banka çalışanlarının konutu olarak da işlev görmüştür. Osmanlı Bankası’nın 2001 yılında özel bir bankaya devredilmesiyle yapının mülkiyeti de el değişmiştir. Kent sakinlerinin erişimine kapalı özel bir mülk iken 2021 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından satın alınarak İstanbullulara armağan edilmiştir.
Restorasyonunu KİPTAŞ’ın, yeniden işlevlendirme sürecini ise İBB Miras’ın üstlendiği Bulgur Palas; kütüphanesi, çok amaçlı etkinlik alanları, sosyal mekânları ve seyir terasıyla tüm İstanbullulara hizmet veren kamusal bir yaşam alanı olarak 2024 yılında kent hayatına kazandırılmıştır. Pazartesi hariç her gün 10.00 – 19.00 arası ücretsiz olarak ziyaret edilebilen Bulgur Palas’ın kütüphanesi ise her gün 21.00’e kadar açık.
MAGNUM PHOTOS HAKKINDA
Magnum Photos, bağımsız üyeler tarafından sahip olunan ve işletilen çok yönlü bir fotoğraf ajansıdır. Robert Capa, Henri Cartier-Bresson, George Rodger ve David “Chim” Seymour, 1947 yılında insan ve fotoğrafçı olarak kendi bağımsız doğalarını yansıtma arzusuyla ajansı kurmuşlardır. Foto muhabirleri ve sanatçıların kendine özgü karışımı Magnum Photos’u tanımlamaya devam ediyor ve sadece ne gördüğünü değil, aynı zamanda dünyayı nasıl temsil ettiğini ve algıladığını da vurguluyor. Ajans geçtiğimiz yetmiş yıl boyunca kurucularının ideallerine büyük ölçüde sadık kalırken, fotoğrafçıları, özellikle de genç fotoğrafçılar, fotoğraf ortamını yeni ve yenilikçi yollarla keşfediyor ve genellikle onu diğer medya ve formatlarla birleştiriyorlar.